Yaşar' ın Web Günlüğü

28 Nisan 2006

Uzun bir aradan sonra

Uzun bir süredir yazamıyordum. Aslında bazen bir şeyler karalayayım diyordum ama sonra vazgeçiyordum. Bu geçen zaman zarfında TOL Bilgi İşlem Hizmetleri A.Ş' deki görevimden ayrıldım. Pazartesi gününden bu yana Acotel S.p.A.' ya ait Flycell Telekomünikasyon Hizmetleri A.Ş' de yazılım geliştiricisi olarak çalışıyorum. Flycell, GSM operatörleri için bir içerik sağlayıcısı ve başta İtalya olmak üzere, İrlanda, Fransa, ABD, Brezilya ve birkaç Arap ülkesinde faaliyet gösteriyorlar. Tabi bu ilk haftam ve Mayıs ayında başlayacak eğitimden önce bol bol döküman okumam gerekiyor. Zaten uygulamaların çalıştığı sistemler GNU/Linux ile çalışıyor ve geliştirme için bana tahsis edilen bilgisayarda da GNU/Linux kullanmama izin veriyorlar. Mayıs ayındaki eğitim için İtalya' ya gitmem gerekiyor. Tabi vize işlemlerinde sorun çıkmazsa (ki umarım çıkmaz). Ortam güzel, insanlar iyi ve iş de güzel ;)

Yazmadığım süre içerisinde Formula 1 2006 Sezonu da başladı. Ferrari, Bahreyn' de çok hızlı bir başlangıç yapsa da, Bridgestone lastiklerinin ilk Schumacher' in ilk pit-stopundan sonra istenen verimi gösterememesi nedeniyle 2. pit sonrasında küçük bir fark ile Alonso' ya birinciliği kaptırmış olduk. Malezya' da ise motor probleminden endişe eden Ferrari, her iki araçta da motor değiştirince Michael Schumacher 14. Felipe Massa da 22. sıradan başlamak zorunda kaldı. İkisi de farklı stratejilerle yarıştılar ve Massa 5., Schumacher 6. oldu. Avustralya ise tam bir hüsrandı. Massa starttan hemen sonra, Schumi ise yavaş ve dengesiz aracına uzun bir süre direndikten sonra bir hatası sonucu ciddi bir kaza geçirdi.

Genellikle sezon asıl Avrupa' da başlar derler. San Marino GP' sinde Ferrari yine çok güçlü göründü. Schumacher, pol pozisyonunu alarak Ayrton Senna' nın öldüğü pistte, onun pol pozisyonu rekorunu kırdı. Ferrari için yarış çok iyi başlamasına ve Schumacher' in ilk pit-stopa kadar Alonso' ya 11 saniye civarında fark atmasına rağmen, ilk pitten sonra yine kronikleşen Bridgestone problemi baş gösterdi ve yine tur zamanları düştü. Tabi Alonso da daha hızlı giderek birkaç tur içerisinde 11 saniyelik farkı eritti. CNN Türk' teki spikerlerin anlatımına bakılırsa "Alonso adeta uçuyordu". Ancak pistin geçiş imkanı tanıyacak yerinin az olması ve Fernando Alonso' nun da Michael Schumacher üzerinde baskı kuracak yeteneği ve geçiş yapabilecek becerisi olmadığı için çok bekledikleri "muhteşem Alonso geçişi" gerçekleşmedi. Schumacher 25 tur kadar kusursuz sürdü. Alonso ise geçmek için sürekli farklı şeyler denedi ancak her birisinde de başarısız oldu hatta kendisini belki de yarış dışı bırakabilecek bir hata yaptı. Sonunda Ferrari ve Michael Schumacher uzun bir aradan sonra yarış kazanmayı başardı. Ancak hala Bridgestone endişeye neden oluyor.

Yine bu süre içerisinde David Gilmour "On An Island" adlı albümünü çıkardı. Albümü ilk dinlediğimde (gecenin bir yarısıydı) This Heaven ve Take A Breath adlı şarkılar (özellikle gitar soloları) beni adeta bitirdi. Tek kelimeyle mükemmel. Bazıları bu albümü, Pink Floyd' un The Division Bell albümünün tamamlayıcısı olarak görüyorlar. Ancak ben pek fazla bir ilişki kuramadım. Bazı şarkılarda benzerlikler dikkatimi çekse de çok büyük bir bağ olduğunu sanmıyorum.

Timu Eren' den öğrendiğime göre 10 Mayıs' ta David Gilmour - On An Island partisi varmış. Bir aksilik çıkmazsa ben de orada olacağım.

Şimdilik bu kadar.

0 Yorumlar:

Yorum Gönder

<< Home